Paylaş
22 yıllık iktidarın yenilenmeye ihtiyaç duyması ve bunun zorunlu hale gelmesi olağan. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partisine yönelik yaptığı “vatandaşa dokunmama, kibir” eleştirileri de diğer nedenler. AK Parti seçim sonuçlarını, değişimi, atılacak adımları değerlendirdiği bir sürece girdi. AK Parti kampında bu sürecin önemli ipuçları ortaya çıkacaktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan adım atmadan önce çok sayıda araştırma yaptırır, çeşitli kesimlerden görüş alır, dinler ve bu adımları da sürece yayarak atar. Şimdi de ayrıntılı bir çalışma yürütülüyor.
‘TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SORUNU EKONOMİ’
Çok kısa bir süre önce tamamlanan, yani bu ayın 25’inde tamamlanan Optimar Araştırma ve Danışmanlık AŞ’nin anketi, partideki araştırmalarla bu başlıkta önemli ölçüde uyuşuyor. Optimar 26 ilde farklı yaş aralıkları ve mesleklerden 2 bin kişi ile hibrit bir anket yaptı. Bugün Türkiye’nin en önemli sorunu nedir sorusuna yüksek çıkan yanıtlar açısından baktığımızda sonuç şöyle:
- Yüzde 61.6 ekonomi
- Yüzde 7.3 her şey sorun
- Yüzde 6.3 Suriyeliler ve düzensiz göçmenler
- Yüzde 5.9 adalet...
EKONOMİDE UMUT VAR MI?
Ankete göre bir yıl sonra Türkiye’nin ekonomik durumunun daha kötü olacağını düşünenler yüzde 58.4 ile çoğunlukta, geri kalanı ise neredeyse yarı yarıya bir oranda daha iyi olacağını düşünenlerle aynı kalacağını düşünenlerden oluşuyor. Hemen hemen benzer rakamlar üç yıl sonrası için de geçerli. Ağırlıklı şikâyet ise kendi ekonomik durumlarının bir yıl önceye göre kötüleşmiş olması.
NEDEN OY KULLANMADILAR?
Optimar oy kullanmayanlara nedenini sordu. Dikkat çeken yanıtlar şöyle:
- Başka şehirde olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 39.6
- Tepki için gitmediğini söyleyenlerin oranı yüzde 26.6
- Fikrim yok diyenler yüzde 8.9
- Değişime inanmayanlar ise yüzde 7.1...
YEREL SEÇİMLERİN EN TEMEL MESAJI NEDİR?
Gelelim seçim sonuçlarının verdiği en temel mesaja... Optimar’ın yaptığı araştırmada çıkan sonuçları paylaşayım:
- İktidara tepki yüzde 50.9
- Ekonomik tepki yüzde 12.1
- Değişim yüzde 9.6
- Emeklilerin tepkisi yüzde 5.6.
PARTİ İÇİNDEKİ TESPİTLER
Optimar’ın anketine ara vererek, parti içindeki tespitlere gelecek olursak; ana meselelerin örtüştüğünü söyleyebiliriz. AK Parti’nin oy kaybında, sandığa gitmeyen seçmeninde ya da tepkisel oy kullananlarda en etkili sorun yaklaşık yüzde 80 ile “ekonomi” oldu. Bu başlığın altında hayat pahalılığı, emekliler gibi alt başlıklar bulunuyor. Sadece ekonomi değil bazı yerlerde “aday seçimi, teşkilat- aday sorunları” da etkili. Partiye göre üçüncü sırada ise liyakat ve adalet gibi başlıklar bulunuyor.
AK PARTİ’YE KIRGIN SEÇMEN NE YAPTI?
Yine AK Parti içinde yapılan tespitlerle devam edelim. Peki yukarıda sayılan sebeplerle kırgın AK Parti seçmeni ne yaptı? Yapılan tespitler şöyle:
- Canı çok yanan seçmen karşı bloka geçti. Bu oran yüksek değil.
- Canı az yanan seçmen Cumhur İttifakı içinde yer alan diğer partilere oy verdi.
- Sandığa gitmeyerek de tepki gösterenler oldu.
NASIL BİR DEĞİŞİM OLMALI?
Peki AK Parti’de nasıl bir değişim olmalı? Önce Optimar’ın son anketi ile devam edeceğiz. Optimar bu başlığı ikiye ayırarak, “Parti yönetiminde değişiklik”, ”kabinede değişiklik” olarak inceledi. Buna göre...
AK PARTİ YÖNETİMİNDE DEĞİŞİKLİK OLMALI MI?
- Yüzde 84.1 evet
- Yüzde 15.9 hayır
KABİNEDE DEĞİŞİKLİK OLMALI MI?
- Yüzde 75.1 evet
- Yüzde 24.9 hayır
PEKİ, PARTİDE NE KONUŞULUYOR?
AK Parti’de vatandaşın “yerel seçimle” ana politikayı ve merkezi yönetimi değiştirmeden tepkisini gösterdiği tespiti yapılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tüm yetkili kurulların ardından ve ayrıntılı incelemenin ardından; kırmadan, dökmeden, yavaş yavaş bir yenileme sürecini yürüteceği belirtiliyor.
SİYASETTE NORMALLEŞME YA DA YUMUŞAMA
Optimar’ın araştırmasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile başlayan diyalog süreci de ele alındı. Bu süreçten seçmenin genel olarak memnun olduğunu söyleyebiliriz. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özel’in yaptığı görüşmeyi olumlu bulanların oranındaki yükseklik dikkat çekici. Oran tam yüzde 70.9. Üstelik farklı partilere oy verenlerin de üzerinde uzlaştığı bir nokta. Bu görüşmeyi yumuşama olarak değerlendirenler yüzde 50.8, normalleşme olarak görenler ise 49.2.
Paylaş